3 Soruda Influencer Olmak: Damaktan Dimağa

Yemek ne kadar güzelse, sohbet de o kadar şahane!

Yemeğin birleştiren, birleştirmekle kalmayıp kaynaştıran bir güç olduğunu düşünmeyenler henüz bu haftaki influencerımızla tanışmamış olabilir. Fikirlerinizi değiştirmeye ve yeni tatlar denemeye hazırsanız, başlıyoruz. Bu haftaki konuğumuz, lezzet avcısı olduğu kadar lezzetler etrafında gelişen hoş sohbetlerin de influencer’ı @DamaktanDimaga. Yüzü gibi adını da sır gibi saklayan @DamaktanDimaga, blogger’lığa “Bir lokma yemeğin yarattığı hisler ve duygu dalgalanmaları…”ndan yola çıkarak başlamış bir beyaz yakalı. Analitik zekasını, yemekle, sohbetle, yaratıcılıkla harmanlayıp, fotoğraflayan @DamaktanDimaga, alışılmışın dışında bir hikaye anlatıcısı. Yemeğin yanı sıra yaşama sanatına dair paylaşımları ile de fark yaratan @DamaktanDimaga ile kimdir, birlikte öğrenelim.

1- @DamaktanDimaga’yı tanıyoruz ama seni pek tanımıyoruz. Yüzün ve adın konusunda mahremiyetine önem verdiğini bilsek de, bize kendini biraz tanıtabilir misin?

Merhaba, ben @DamaktanDimaga 🙂 Asıl mesleğim Endüstri Mühendisliği, yüksek lisansını da yaptığım bu dalda mesleğimi sürdürüyorum. Mezun olduğumdan bu yana uluslararası bir şirkette çalışıyorum. Ancak ofis saatleri dışında kalan zamanımın tümünü Damaktandimaga’ya ayırıyorum. Beni canlandıran, , ilham veren, ilham verdiğim DamaktanDimaga’da yemek hikayelerimi paylaşıyorum. Bir gün bir sokak lezzeti, bir gün fine-dining bir yemek olabilir. Önemli olan ne kadar kışkırtıcı ve iyi bir lezzet olduğu. Hem anlatım dilim, hem mühendislik bakış açısıyla mekanlar için not baremim hem de yemek fotoğraflarını kendi yorumumu katarak çekmem takipçilerim tarafından ilgi çeken özelliklerim.

2- Tutkunu olduğun bir şeyi, iş olarak yapıyorsun. Yemek sana hala keyif veriyor mu?

Evet kesinlikle, aslında keyif aldıkça daha çok yeni fikir, yeni konsept, yeni projeler aklıma geliyor ve uyguluyorum. Bu da her seferinde daha çok keyif almama sebep oluyor. Hayatta beni en çok mutlu eden şey, her gün bir şeler öğrenmek ve kendi bakış açımla fotoğraflayıp yorumlayarak bana güvenen kişilerle, takipçilerimle paylaşmak. Her hafta mutlaka pek çok mekan, yemek deneyimliyorum. Her gittiğim yerde mutlaka yeni şeyler öğreniyorum/keşfediyorum/yorumluyorum Bütün bu süreci ve sonuçlarını takipçilerimle paylaşmak çok keyifli. Belki de o konudan hiç haberdar olmayan birine ilham oluyor, belki de çok gizli kalmış bir lezzeti gün yüzüne çıkarıyorum. Bu şekilde etkileşime girmek, karşılıklı bir şeyler öğrenmek-öğretmek çok keyifli.

3- Bu etkileşimin en büyük faktörü fotoğraflar… Harika fotoğraflarla tanıyoruz seni. Peki bu harika fotoğrafların kamera arkasında neler oluyor?

Çok teşekkürler! Bunları duymak ne güzel, ne mutlu bana. Açıkçası fotoğraflarımı ikiye ayırabilirim. İlki benim hiç görünmediğim, sadece yemek/sofra fotoğrafları ve benim olduklarım. Yemek/sofra fotoğraflarını; A’dan Z’ye kadrajı, ışığı, sytlingi tamamen ben yaparak çekiyorum. Kolay değil, styling, ışık ayarları gibi pek çok dikkat edilmesi gereken şey var ve bütün bunları tek başına yapmak baya vakit alıyor. Kendi olduğum fotoğraflar ise, biraz daha zor. Bu kareleri fotoğrafçı ve aynı zamanda yakın arkadaşlarım çekiyor. Duruş, kadraj, styling yaklaşımım gibi konularda beni çok iyi tanıdıkları ve neyi beğenip/beğenmeyeceğimi çok iyi bildikleri için birbirimizi doğru ve kolay yönlendirebiliyoruz. Arkadaşlarla çalışmanın keyfi de ayrı oluyor.

Fotoğraflar ve röportaj: Hakan Kütahya